Hizmet Tespit Davası

Hizmet tespit davası, işçilerin sigorta primlerinin eksik ya da hiç ödenmediği durumlarda, çalıştıkları sürelerin yasal olarak tespit edilmesi için açılan bir dava türüdür. İşçi, bu dava ile hak kayıplarının önüne geçmeyi ve Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) borçlu olduğu primlerin ödenmesini talep eder. Davacının hizmet süresinin doğru bir şekilde belirlenmesi, emeklilik hakkı gibi önemli haklar açısından büyük önem taşır. Hizmet tespit davası, işçilerin haklarının korunması için önemli bir adımdır ve bu davanın başarılı olabilmesi için doğru bir dilekçe hazırlanması gerekmektedir.

Hizmet Tespit Davası Nedir ve Neden Açılır?

Hizmet tespit davası, bir işçinin, işveren tarafından Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) hiç bildirilmemiş (sigortasız çalıştırma) veya eksik bildirilmiş (örn: ayda 30 gün yerine 15 gün gösterilme) çalışma sürelerinin yasal olarak tespit edilmesi için açılan bir davadır.

Bu dava aynı zamanda, işçinin aldığı gerçek maaşın SGK’ya eksik bildirilmesi (örn: 50.000 TL maaş alırken asgari ücretten gösterilme) durumunda, prime esas kazancın (SPEK) gerçek rakama yükseltilmesi için de açılır.

Bu davanın amacı, işçinin gelecekteki emeklilik haklarını (daha yüksek prim günü ve daha yüksek emekli maaşı) güvence altına almak ve sigortasız çalıştırıldığı dönemdeki hak kayıplarını gidermektir.

Hizmet Tespit Davasında 5 Yıllık Hak Düşürücü Süre

Hizmet tespit davalarında en kritik ve en çok hak kaybına yol açan konu süredir. Bu dava, işçinin işten ayrıldığı tarihten itibaren her zaman açılamaz.

Kanun, bu dava için 5 yıllık bir hak düşürücü süre öngörmüştür. Bu, normal bir zamanaşımı süresi değildir; sürenin kaçırılması halinde hak tamamen ortadan kalkar ve bir daha dava açılamaz.

5 Yıllık Hak Düşürücü Süre Ne Zaman Başlar?

Bu 5 yıllık sürenin ne zaman başladığı, işçinin SGK’ya hiç bildirilip bildirilmediğine göre değişir:

1. Sigortanız Hiç Yapılmamışsa (Hiç Bildirilmeme): Eğer işveren sizin için SGK’ya hiçbir bildirimde bulunmadıysa (işe giriş bildirgesi dahi vermemişse), bu 5 yıllık hak düşürücü süre, hizmetin geçtiği (çalıştığınız) yılın sonundan (31 Aralık tarihinden) itibaren başlar. Örneğin: 2020 yılının Mart ayından Aralık ayına kadar sigortasız çalıştınız. 5 yıllık süreniz, 2020’nin sonu olan 31 Aralık 2020’den itibaren başlar ve 31 Aralık 2025 tarihinde sona erer.

2. Primleriniz Eksik Bildirilmişse (Maaşın Düşük Gösterilmesi): Eğer sigorta girişiniz yapılmış ancak maaşınız (prime esas kazancınız) SGK’ya eksik (örn: asgari ücretten) bildiriliyorsa, bu durumun tespiti için açılacak davada 5 yıllık hak düşürücü süre uygulanmaz. İşçi, gerçek maaşının tespiti için her zaman dava açabilir.

Hak Düşürücü Sürenin İstisnaları (Sürenin Uygulanmadığı Haller)

Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre, bazı durumlarda 5 yıllık süre geçmiş olsa bile işçi dava açma hakkını kaybetmez. Başlıca istisnalar şunlardır:

  • İşverenin, o çalışma dönemiyle ilgili SGK’ya (işe giriş bildirgesi, aylık prim belgesi gibi) tek bir belge bile vermiş olması.
  • İşçinin, o dönemde çalıştığına dair resmi bir kurum belgesi (müfettiş raporu, ücret bordrosu vb.) alması.
  • Aynı döneme ilişkin daha önce açılmış ve kesinleşmiş bir işçilik alacağı davasının (örn: kıdem tazminatı) bulunması.

Hizmet Tespit Davasının Şartları ve İspatı (Nasıl Kanıtlanır?)

Hizmet tespit davası, doğası gereği “kamu düzenini” ilgilendiren, teknik ve ispatı zor bir davadır. Davanın başarıya ulaşması için hem davanın doğru taraflara açılması hem de iddiaların somut delillerle kanıtlanması gerekir.

Dava Kime Karşı Açılır? (Davalılar)

Bu davada en çok yapılan hata, davanın sadece işverene karşı açılmasıdır. Hizmet tespit davası, hem işverene hem de zorunlu olarak Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) karşı birlikte açılmalıdır (ikisi de “davalı” olarak gösterilmelidir). SGK’nın davaya dahil edilmemesi, davanın usulden reddedilmesine yol açar.

Hizmet Tespit Davasında İspat Yükü ve Deliller

Bu davada ispat yükümlülüğü (yani çalıştığını veya maaşının eksik yattığını kanıtlama sorumluluğu) işçiye aittir. Mahkeme, soyut iddiaları değil, somut delilleri görmek ister.

“Sigortasız Çalıştığımı” veya “Maaşımın Eksik Yattığını” Nasıl İspat Ederim?

a) Tanık Beyanları (En Önemli Delil): Hizmet tespit davalarının bel kemiği tanıktır. Ancak her tanık geçerli değildir:

  • Dönemsel Tanık: Mahkeme, sizinle aynı dönemde aynı iş yerinde çalışmış ve sigorta kayıtlarında görünen “bordrolu” tanıkların beyanlarına itibar eder.
  • Komşu Tanık: Sizinle aynı iş yerinde çalışmamış ancak komşu iş yeri sahibi/çalışanı olup, sizin orada sürekli olarak çalıştığınızı gören kişilerin tanıklığı da (özellikle sigortasız çalıştırma durumunda) güçlü bir delildir.

b) Yazılı Belgeler (Somut Deliller):

  • Banka Kayıtları: Özellikle “maaşın eksik bildirilmesi” (asgari ücretten gösterilme) durumunda en güçlü delildir. İşverenin size banka yoluyla yaptığı “gerçek maaş” ödemelerinin dekontları.
  • İş Yeri Kayıtları: İşe giriş-çıkış saatlerini gösteren puantaj kayıtları, imzalı maaş bordroları (eğer bordroda gerçek maaş yazıyorsa), işe giriş bildirgesi (eksik süreyi ispatlamak için).
  • Diğer Yazışmalar: İşverenle yapılan ve çalışmayı/maaşı kanıtlayan e-postalar, WhatsApp yazışmaları, görevlendirme yazıları, ihtarname fotokopileri.
  • Resmi Kurum Kayıtları: Eğer o dönemde bir iş kazası geçirdiyseniz veya bir denetim yapıldıysa, buna ilişkin tutanaklar ve müfettiş raporları.

Mahkeme, tüm bu delilleri (özellikle tanık beyanlarını ve banka kayıtlarını) toplar ve SGK kayıtlarıyla karşılaştırarak hizmetinizin tespit edilip edilmeyeceğine veya prime esas kazancınızın (gerçek maaşınızın) düzeltilip düzeltilmeyeceğine karar verir.

Konu ile ilgili olarak daha önce yazmış olduğumuz İşe İade Davası başlıklı yazımızı da okuyabilirsiniz.

Hizmet Tespit Davasının Sonuçları (Dava Kazanılırsa Ne Olur?)

Hizmet tespit davasının işçi lehine sonuçlanması, sadece o an için değil, işçinin tüm gelecekteki sosyal güvenlik hakları için hayati önem taşıyan sonuçlar doğurur:

Emeklilik Haklarının Güvence Altına Alınması

Davanın birincil ve en önemli sonucu budur:

  • Eksik Günlerin Tamamlanması: Davaya konu olan ve sigortasız geçirilen tüm süreler, mahkeme kararıyla SGK kayıtlarına “prim günü” olarak işlenir. Bu, işçinin emeklilik için gereken toplam prim gün sayısını doldurmasını sağlar.
  • Emekli Maaşının Artması: Özellikle “maaşın eksik bildirilmesi” (asgari ücretten gösterilme) nedeniyle açılan davalar kazanıldığında, mahkeme prime esas kazancın (SPEK) gerçek maaş üzerinden düzeltilmesine karar verir. Bu, gelecekte alınacak emekli maaşının doğrudan ve ciddi oranda artması anlamına gelir.

İşçilik Alacaklarına (Kıdem Tazminatı) Etkisi

Sigortasız çalıştırılan veya 1 yılı dolmadan işten çıkarıldığı iddia edilen bir işçi, kıdem tazminatı talep ettiğinde işveren genellikle “bu kişi 1 yılı doldurmadı” veya “hiç çalışmadı” savunmasını yapar.

Kazanılan bir hizmet tespit davası, işçinin o tarihler arasında çalıştığını kesin bir mahkeme kararıyla ispatlamış olur. Bu karar, daha sonra açılacak olan Kıdem Tazminatı, İhbar Tazminatı ve Yıllık İzin Ücreti alacağı davaları için en güçlü delil (kesin delil) niteliğini taşır.

Konu ile ilgili olarak daha önce yazdığımız ve İşten Çıkarılma Tazminatı Rehberi başlıklı yazımızı da okuyabilirsiniz.

İşveren ve SGK Açısından Sonuçları

Dava kazanıldığında, mahkeme kararı SGK’ya gönderilir.

  • SGK Primleri: İşveren, tespit edilen dönemlere ait ödemediği tüm SGK primlerini, gecikme zammı ve faiziyle birlikte SGK’ya ödemek zorunda kalır.
  • İdari Para Cezaları: İşveren, işçiyi sigortasız çalıştırdığı veya eksik bildirdiği için SGK tarafından yüklü miktarda idari para cezalarıyla karşı karşıya kalır.

Konu ile ilgili olarak İşçinin Haklı Nedenle Feshi başlıklı yazımızı da okuyabilirsiniz.

Hizmet Tespit Davası Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Sonuç

Hizmet tespit davası, işçinin gelecekteki emeklilik haklarını ve dolaylı olarak kıdem tazminatı gibi alacaklarını güvence altına alan en temel davalardan biridir. İster “hiç sigortasız çalıştırılmış” olun, ister “maaşınız asgari ücretten eksik gösterilmiş” olsun, bu durumu kanıtlamak için hukuki süreci başlatmanız gerekir.

Bu davanın en kritik noktası, 5 yıllık hak düşürücü süredir ve bu süreyi kaçırmak, haklarınızı sonsuza dek kaybetmenize neden olabilir. Davanın nasıl ispatlanacağı (tanık, banka kayıtları vb.) ve davanın kime (işveren ve SGK’ya) açılacağı gibi teknik detaylar, davanızın başarısı için hayati önem taşır.

Glory Hukuk olarak, Avukat Aliye Yıldız Varsın‘ın tecrübesiyle, sigortasız çalışma ve eksik prim bildirimine ilişkin davalarınızı titizlikle yönetiyoruz.

Tüm iş hukuku uyuşmazlıklarınızda uzman desteği almak için, ana hizmet sayfamız olan Ankara İş Hukuku Avukatı sayfamızdan veya genel hizmetlerimiz için Ankara Avukat sayfamızdan bize ulaşabilirsiniz.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top